Artwork

المحتوى المقدم من Mevlana Takvimi. يتم تحميل جميع محتويات البودكاست بما في ذلك الحلقات والرسومات وأوصاف البودكاست وتقديمها مباشرة بواسطة Mevlana Takvimi أو شريك منصة البودكاست الخاص بهم. إذا كنت تعتقد أن شخصًا ما يستخدم عملك المحمي بحقوق الطبع والنشر دون إذنك، فيمكنك اتباع العملية الموضحة هنا https://ar.player.fm/legal.
Player FM - تطبيق بودكاست
انتقل إلى وضع عدم الاتصال باستخدام تطبيق Player FM !

BAZI DİNİ TABİRLER (EF’ÂL-İ MÜKELLEFİN) - 28 EKİM 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

2:33
 
مشاركة
 

Manage episode 447203407 series 2542707
المحتوى المقدم من Mevlana Takvimi. يتم تحميل جميع محتويات البودكاست بما في ذلك الحلقات والرسومات وأوصاف البودكاست وتقديمها مباشرة بواسطة Mevlana Takvimi أو شريك منصة البودكاست الخاص بهم. إذا كنت تعتقد أن شخصًا ما يستخدم عملك المحمي بحقوق الطبع والنشر دون إذنك، فيمكنك اتباع العملية الموضحة هنا https://ar.player.fm/legal.

Mükellef: Buluğ çağına gelmiş, ibâdet etmekle ve günâhlardan kaçınmakla vazifeli, aklı başında her müslümana mükellef denir. Mükellef (yetişkin) kimselerin yaptıkları işlere “Ef’âl-i mükellefin (mükelleflerin yaptıkları işler)” denir. Bunlar; Farz: Dînen kesin olarak yapılması gereken şeylerdir. Farz-ı ayn: Her mükellefin bizzat kendisinin yapması gereken şeylerdir. Farz-ı kifâye: Mükelleflerin bazılarının yapmaları ile diğerlerinin yapma mecburiyet kalmayan şeylerdir. Vâcib: Kat’î ve kesin bir delille emredilmediği halde pek kuvvetli bir delille emredilen şeylerdir. Sünnet: Peygamberimiz (s.a.v.)’in, farzın dışında yaptığı şeylerdir. Müstehâb: Sevilen şey demek olup Peygamber (s.a.v.)’in bazen yapıp bazen terk ettiği şeylerdir. Haram: Dînen kat’î (kesin) delil ile yasaklanmış olan şeylerdir. Mubah: Yapılmasında da yapılmamasında da günâh veya sevâp olmayan şeylerdir. Mekruh: Yapılması dinde hoş olmayan ve çirkin görülen şeylerdir. Müfsit: Bir ibâdeti bozan şey demektir. Helâl: Yapılmasında dînen hiçbir yasak olmayan şeylerdir. Meşru: Dîne, şeriata uygun demektir. Mahzur: Şer’an kullanılması ve yapılması yasaklanan şeydir. Sahih: Doğru ve yerinde olan şey demektir. Esah: En doğru demektir. Bâtıl: Boş, yok hükmünde. Caiz: Yapılması doğru olan, yasak ve mahzurlu olmayan. Lâzım: Farz ile vâcib arasında farzdan aşağı vacipten mühim olan şeydir. Efdal: Daha iyi, daha üstün, daha faziletli, sevâbı daha çok demektir. Taharet: Maddî veya manevî pisliği gidermek; abdest almak veya gusletmek.Tâhir: Temiz. Necis: Pis. Necaset: Pislik, pisliğin kendisi. Hades: Bazı ibâdetleri yapmaya engel olan manevî kirlilik. Habes (Habis): Kendisi pis olan ve temizlenmesi mümkün olmayan şey. Beis: Zarar, mahzur. (Muhammed Alâüddin, El-Hediyyetü’l- Alâiyye, s.21-22)

  continue reading

1840 حلقات

Artwork
iconمشاركة
 
Manage episode 447203407 series 2542707
المحتوى المقدم من Mevlana Takvimi. يتم تحميل جميع محتويات البودكاست بما في ذلك الحلقات والرسومات وأوصاف البودكاست وتقديمها مباشرة بواسطة Mevlana Takvimi أو شريك منصة البودكاست الخاص بهم. إذا كنت تعتقد أن شخصًا ما يستخدم عملك المحمي بحقوق الطبع والنشر دون إذنك، فيمكنك اتباع العملية الموضحة هنا https://ar.player.fm/legal.

Mükellef: Buluğ çağına gelmiş, ibâdet etmekle ve günâhlardan kaçınmakla vazifeli, aklı başında her müslümana mükellef denir. Mükellef (yetişkin) kimselerin yaptıkları işlere “Ef’âl-i mükellefin (mükelleflerin yaptıkları işler)” denir. Bunlar; Farz: Dînen kesin olarak yapılması gereken şeylerdir. Farz-ı ayn: Her mükellefin bizzat kendisinin yapması gereken şeylerdir. Farz-ı kifâye: Mükelleflerin bazılarının yapmaları ile diğerlerinin yapma mecburiyet kalmayan şeylerdir. Vâcib: Kat’î ve kesin bir delille emredilmediği halde pek kuvvetli bir delille emredilen şeylerdir. Sünnet: Peygamberimiz (s.a.v.)’in, farzın dışında yaptığı şeylerdir. Müstehâb: Sevilen şey demek olup Peygamber (s.a.v.)’in bazen yapıp bazen terk ettiği şeylerdir. Haram: Dînen kat’î (kesin) delil ile yasaklanmış olan şeylerdir. Mubah: Yapılmasında da yapılmamasında da günâh veya sevâp olmayan şeylerdir. Mekruh: Yapılması dinde hoş olmayan ve çirkin görülen şeylerdir. Müfsit: Bir ibâdeti bozan şey demektir. Helâl: Yapılmasında dînen hiçbir yasak olmayan şeylerdir. Meşru: Dîne, şeriata uygun demektir. Mahzur: Şer’an kullanılması ve yapılması yasaklanan şeydir. Sahih: Doğru ve yerinde olan şey demektir. Esah: En doğru demektir. Bâtıl: Boş, yok hükmünde. Caiz: Yapılması doğru olan, yasak ve mahzurlu olmayan. Lâzım: Farz ile vâcib arasında farzdan aşağı vacipten mühim olan şeydir. Efdal: Daha iyi, daha üstün, daha faziletli, sevâbı daha çok demektir. Taharet: Maddî veya manevî pisliği gidermek; abdest almak veya gusletmek.Tâhir: Temiz. Necis: Pis. Necaset: Pislik, pisliğin kendisi. Hades: Bazı ibâdetleri yapmaya engel olan manevî kirlilik. Habes (Habis): Kendisi pis olan ve temizlenmesi mümkün olmayan şey. Beis: Zarar, mahzur. (Muhammed Alâüddin, El-Hediyyetü’l- Alâiyye, s.21-22)

  continue reading

1840 حلقات

Semua episode

×
 
Loading …

مرحبًا بك في مشغل أف ام!

يقوم برنامج مشغل أف أم بمسح الويب للحصول على بودكاست عالية الجودة لتستمتع بها الآن. إنه أفضل تطبيق بودكاست ويعمل على أجهزة اندرويد والأيفون والويب. قم بالتسجيل لمزامنة الاشتراكات عبر الأجهزة.

 

دليل مرجعي سريع